Kılıçdaroğlu,  Gaziantep Sanayi Odası ziyaretindeki konuşmasında, iktidar olduklarında öngörülen bütün demokratik standartları Türkiye'ye getireceklerini söyledi.

Demokrasinin özgür medya demek olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, akıllı siyasetçinin en çok sağlıklı ve tutarlı eleştiriye ihtiyaç duyması gerektiğini belirtti.

Kılıçdaroğlu, iklim krizini felaket olarak bildiklerini anımsatarak, şunları kaydetti:

"Vücut ısısı kaç? 36 derece, güzel, hiçbir sorunumuz yok. Vücut ısısı 2 derece yükseldiğinde, 38 olduğunda hepimiz hastaneye gidiyoruz. Dünyanın ısısı da 2 derece yükseldiğinde yeşil diye bir şey kalmayacak. Biz bunun farkında değiliz, farkında olan bilim çevreleri, uluslararası kuruluşlar var ve 'önlem alın', 'almazsanız dünya yaşanabilir dünya olmaktan çıkacak' diye bağırıyor. Şanlıurfa'ya gittim, çiftçiler elektrikten şikayet ediyorlardı, onlara söyledim. Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığını bize verin göreceksiniz, çiftçiye en geç 2 yıl içerisinde elektriği bedava vereceğiz. Allah'ın güneşi bedava, parayla üretiliyor. Uluslararası kredi 0 faizli ve uzun dönem kredi veriyor sana, sırf bu yatırımı yap diye. 2,5 milyon dönüm taşlık arazi var. Kurarsınız GES'i, çiftçiye elektriği bedava verirsiniz, artan elektriği satıyorsunuz, bir de çiftçi oradan para kazanıyor. Kömür getirseniz dolarla, petrol alırsanız dolarla, doğal gaz gelir dolarla, ya Allah'ın güneşi bedava kardeşim, neden yapmıyoruz, hangi gerekçeyle yapmıyoruz? Çünkü lobiler bu işte."

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin kaderini değiştirmenin ve hızla büyütmenin mümkün olduğuna işaret etti.

Türkiye'nin artık krizlere girmesini istemediklerini aktaran Kılıçdaroğlu, "Türkiye artık krizlerden bıktı. İktidarlar değişir ama Türkiye kriz ortamında asla ve asla sürüklenmemeli. Sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyup oy kullanın. Eğer Türkiye bu badireden çıkacaksa bu atmosferden çıkacaksa demokrasi içerisinde çıkmak zorundadır. Türkiye darbelerden çok çekti, büyük acılar çekti. Özgür irademizle Türkiye'ye yeni bir sayfa açmak zorundayız. Hepimizin huzur içerisinde yaşayacağı bir Türkiye'yi inşa etmek zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.

Program, konuşmaların ardından basına kapalı devam etti.