Çelik açıklamasında şu ifadelere yer verdi. “Türk Basın Tarihine   “9 Patron olayı” olarak geçen, 60 yıl önce basın çalışanlarının kararlı, cesaretli mücadelelerinin  zaferi olan 10 Ocak  Çalışan Gazeteciler günü veya bayramının emekçilerini  saygı ve minnetle anmadan geçmek haksızlık olur.
       Özgür ve çok sesli bir medya ortamının, şeffaf yönetim, açık toplum ve bilgi edinme hakkının en önemli dayanağı, iletişimin hızla küreselleştiği günümüzde insanlığın geleceği bakımından ve demokratik  hakların korunmasının teminatı olduğuna ve toplumların geleceğine ışık tutacağı düşüncesini taşıyorum.

         Farklı görüş ve düşünceleri gerçek  bir şekilde ortaya koyan tarafsız bir basının; toplumun bilinçlenmesinde ve güçlenmesinde önemli bir unsur, demokratik sistemin gelişmesinde ve dolayısıyla da barış ve güven ortamının sağlam temeller üzerine oturtulmasında önemli bir etken ve ülkelerin gelişmişlikleri ile  doğru orantılı olduğunu gözlemlemek mümkündür.
         60 yıl önce gazetecilerin, yüreklerini ortaya koyarak, patronlara karşı kazandıkları demokratik hakların, 12 Eylül darbesi ile başlayıp günümüze kadar gelen baskı, yıldırma  ve sindirme politikalarıyla adım adım geri alınmak istendiğini görüyoruz.
        Bazen şantaj bazen de aşırı yandaş tutumları ile kurumları rahatsız eden, gerçek gazetelerin  manevi değerlerine ve maddi  durumuna zarar veren, merdiven altı internet siteleri ile amacının dışına çıkan gazetelerden kurtulmanın yolu yeni yasal düzenlemelerle odalaşma yolunun açılması beklentisinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum.
         Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Temmuz 2019 istatistiklerine göre, 11 bin 157 gazeteci işsiz kaldı. Son beş yılda basın kartı iptal edilen gazeteci sayısı 3 bin 804 ve 70  dolayında gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde.
         İktidarların kendi medyalarını yaratma, havuz medyası ve yandaş medya anlayışı, yalaka bir yazar ve medya silahşoru yaratmıştır.
         Bu şartlar altında görev yapmanın her gün biraz daha zorlaştığına tanık olmak biz gazetecileri üzmekle birlikte, özgür, baskısız ve demokratik haklarımıza tam anlamı kavuşacağımız umudunu kaybetmedik, kaybetmeyeceğiz..
         Düşüncelerinden ve yazılarından dolayı gazetecilerin tutuklanmadığı, ötekileştirilmediği, gazetecilerin işsiz kalmadığı, düşünce hürriyetinin, demokratik hakların evrensel değerlerde yer bulduğu  bir ülke ve dünya dileklerimle, meslektaşlarımın “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Bayramını” kutluyorum.”