“TOPRAĞINI HOR GÖREN, GELECEĞİNİ ZOR GÖRÜR”
Toprağın canlı bir varlık olarak ele alınması gerektiğini ifade eden Milletvekili Taşdoğan, “ 2015 yılı BM Genel Konseyi tarafından, "Uluslararası Toprak Yılı” olarak ilan edildi. 5 Aralık" Dünya Toprak Günü" olarak kutlanmaktadır. Tüm canlıların yaşaması için üç temel ihtiyaç vardır: Temiz hava, temiz su ve sağlıklı besin. Peki, bu üç ana unsurun olabilmesi için ne lazım? Tabii ki verimli tarım toprakları, yeterli temiz su ve yeterli orman alanları. Toprak varsa hava var, su var, ekmek var, yiyecek var, hatta giyecek var. Orman varsa yeterli oksijen, temiz hava var. Yani toprak varsa hayat var. Toprak, kayaların ve organik maddelerin ayrışma ürünlerinin karışımından meydana gelen, içerisinde ve üzerinde canlıları barındıran, bitkilere durak yeri ve besin kaynağı olan, belli oranlarda su ve hava ihtiva eden bir maddedir. Bu yüzden toprak canlı bir varlık olarak da ele alınmalıdır. Ayrıca, Toprak, uğruna kan dökülüp, can verilen ‘vatan’ adı altında bayraklaşmış ulusal ve kutsal bir varlıktır” diye konuştu.
TAŞDOĞAN: “TARIM TOPRAKLARI DAHA ÇOK DEĞERLENDİ”
Ülkelerin artık tarım topraklarına daha fazla önem verdiğini, topraklarını korumak için daha radikal çözümler aradıklarını da vurgulayan Gaziantep Milletvekili Ali Muhittin Taşdoğan, “Bu doğal kaynağı gelecek nesillere sürdürülebilir şekilde aktarılması ve korunması mecburiyetimiz vardır. Madem ‘Toprak Varsa, Hayat Var’ diyoruz, öyleyse hayatımızın sürdürülebilmesi için toprağa hak ettiği saygıyı gösterelim. Son yıllarda dünyada tarım adeta yeniden keşfediliyor. Bir yanda açlık, beslenme yetersizlikleri ve gıda güvencesinde gelecek kaygısı, diğer yanda israfın yaşandığı bir dönemde tarım yeniden gündeme geliyor. Dünyada giderek artan sağlıklı ve dengeli beslenme kaygısı geçmişe yeniden hızlı bir dönüş arayışını da beraberinde getiriyor. İnsanlığın ve tüm canlıların geleceği, gıda üretimi ve gıda güvencesi için tarım toprakları alternatifsiz doğal kaynaktır. Toprağına sahip çıkan, onu koruyan ülkeler gelecek yüzyıllara daha güvenli bakabilecektir. Tohum saç, vermezse toprak utansın, diyor Necip FazıI Kısakürek. Toprak hiç vermez olur mu? Üstat tohum saçmamız gerektiğini vurguluyor. İşte, bu süreçte tüm dünyada giderek “toprağa hücum” yeniden başladı. Dünya da gıdanın bugün ve gelecek için ne kadar önemli bir silah olduğunu gösteren örnekler artıyor. Ülkeler artık tarım topraklarına daha fazla önem veriyor, topraklarını korumak için daha radikal çözümler arıyor” dedi.
“ATAMIZIN SÖZÜ VASİYET OLMALI”
Ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün toprak ile ilgili söylediği sözün vasiyet olması gerektiğini de dile getiren Milletvekili Taşdoğan, “Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’da Atatürk Orman Çiftliğini kurarken, yaptırdığı toprak analizinin olumsuz çıkmasını bahane edip kendisine “Paşa, Paşa bu arazi verimsiz, boşuna uğraşmayın. ” diyen İngiliz sefirine söylediği: “Vatan toprağı kutsaldır. Kaderine terk edilemez.” sözünü bu cennet vatanın vatandaşı olmaktan gurur duyan ve Ne Mutlu Türk'üm diyebilen her vatandaşımız vasiyet olarak algılamalı, toprağına, yeşil yaprağına ve ay yıldızlı bayrağına sahip çıkmalıdır. Aynı zamanda Bilge Liderimiz Sayın Dr. Devlet Bahçeli Beyefendinin de ifadesiyle “Toprak vatan, dil varlıktır. İkisi de Türk milletinin onur vahasıdır." Korona ile yatıp korona ile kalktığımız bugünlerde 5 Aralık Dünya Toprak Günü'nün bu kutsal vatan topraklarımızın değerini ve önemini bir kez daha hatırlamamıza vesile olmasını temenni ediyorum. Topraklarımızı korumaya çalışan 5403 sayılı Toprak ve Arazi Kullanım Kanunumuza vatandaşlarımızı ve kurumlarımızı topyekûn saygılı olmaya davet ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.