deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler bahis siteleri youtube mp3 bonus veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler

Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir

Su ve toprak kaynaklarımızı korumalıyız

GÜNDEM 23.03.2020 - 17:14, Güncelleme: 12.01.2023 - 07:33 6849+ kez okundu.
 

Su ve toprak kaynaklarımızı korumalıyız

Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Deniz, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla açıklama yaptı.

Türkiye’nin su fakiri bir ülke olduğunu hatırlatan Başkan Deniz, “Bugün ülkemizde maalesef su ve toprak kaynaklarımızın korunarak geliştirildiği politikalar olumlu anlamda yeterince uygulanamamaktadır. Mevcut yasal düzenlemelere sürekli istisnalar getirilerek doğal kaynaklarımızın acımasızca talanı devam etmektedir. Koşulsuz korunması ve ekosistem bütününde varlığının artırılması gereken ormanlarımız, su havzalarını besleyen doğal ve en temiz ortamlardır. Yapmamız gereken; çevremizi, su ve toprak kaynaklarımızı, Anayasanın ilgili madde hükümleri doğrultusunda korumak ve geliştirmek olmalıdır” dedi. Deniz, “Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 1992 yılında Rio de Janerio’da düzenlenen BM Çevre ve Kalkınma Konferansı’nda dünyada suyun giderek artan öneminden dolayı her yıl 22 Mart’ın “Dünya Su Günü” olarak kutlanmasına karar verdi. 22 Mart 1993 tarihinden bu yana, her yıl farklı temalarla kutlanan günün 2020 yılı teması, “Su ve İklim Değişikliği” olarak belirlendi. Su ile doğrudan ilgili 23 Mart “Dünya Meteoroloji Günü” ise, 1961 yılından beri ülkemizde de kutlanmaktadır. Günümüzde ve gelecekte dünyada en stratejik iki ürün su ve gıdadır. İklim değişikliği, uluslararası gıda tekellerinin çıkarları, savaşlar ve göçler gibi küresel ölçekli sorunların da etkisiyle, açlık ve yoksulluk bugün tüm dünyayı tehdit eder hale gelmiştir. Bugünlerde dünya ölçeğinde ve ülkemizde yaşanan Koronavirüs salgını (Covid-19) da, su ve gıdanın önemini bir kez daha ortaya koymuştur” ifadelerini kullandı. Su fakiri bir ülke olduğumuzun altını çizen Başkan Deniz, “Ülkemizin su ve toprak kaynakları başta olmak üzere zengin doğal kaynaklarını ülke, kamu ve toplum yararına değerlendirecek orta ve uzun vadeli uygulanabilir ulusal stratejiler benimsenmeli ve somut adımlarla hedefleri hep birlikte gerçekleştirmeliyiz. Şu an işlevsiz ve dağınık olan kamu yönetimi yerine su yönetiminde etkin bir kamu yönetimi kurulmalı, merkezi yönetim görev ve yetkilerine sahip çıkmalı, uzman kurumlar kapatılmamalı veya işlevsizleştirilmemelidir. Büyükşehir ve diğer yerel yönetimlerin altyapı eksikleri tamamlanmalı, görev yetki ve sorumluluklar yeniden tanımlanmalıdır. DSİ Genel Müdürlüğü güçlendirilmeli, en ücra noktalara hizmet verecek şekilde Toprak Su Genel Müdürlüğü yeniden kurulmalıdır. Ülkemiz su ve toprak kaynakları bütüncül değerlendirilmelidir. Su kaynakları korunmalı, bilinçsiz su tüketiminin önüne geçilmeli, atık sular arıtılarak yeniden kullanılabilir hale getirilmeli, doğal yaşamı tehdit eden HES’ler durdurulmalıdır. En önemlisi de, su ticarileştirilerek bir rant aracı haline getirilmemelidir” şeklinde konuştu. “Gıda arzının sürekliliği, verim ve üretici gelirinin artması için sulamaya uygun tarım alanları bütçeden yeterli kaynak ayrılarak ivedilikle sulu tarıma açılmalıdır” diyen Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Deniz, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Sulanan alanlarda eşgüdümlü olarak arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmetleri tamamlanmalıdır. Tarımsal sulama konusunda Sulama Kooperatifleri tek örgütlenme modeli olmalı ve güçlendirilmelidir. Su tahsisinde en fazla payı olan tarım sektöründe, su tasarrufu sağlayan basınçlı/kontrollü sulama yöntemleri uygulanmalı, suyun kıtlığında kısıtlı sulama yapılmalı ve su ölçülü olarak üreticilere verilmeli, su iletim ve dağıtım sistemlerinde su kayıplarını en aza indiren önlemler ivedilikle uygulanmalıdır. Sınırlı olan tarım alanlarında üretim planı yapılarak üretim deseni su varlığı da dikkate alınarak belirlenmeli, meteorolojik öngörüler dikkate alınarak yapılan uyarılara göre önlemler alınarak üretici korunmalı ve her türlü meteorolojik afetlerde yalnız bırakılmamalıdır. İklim değişikliğinin kısa ve uzun vadeli senaryoları dikkate alınarak mevcut tarım alanlarında kuraklığa dayanıklı bitki tür ve çeşitlerinin geliştirilmesi, ekim teknikleri ve toprak kullanım yönetimine yönelik araştırma çalışmalarına daha fazla kaynak ayırarak devam edilmelidir. Covid-19 salgını sürecinde tüm yurttaşlarımızın içme suyu ve çiftçilerimizin tarımsal su kullanım borçları ertelenmeli, mümkünse su hizmetleri ücretsiz verilmelidir.”
Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Deniz, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla açıklama yaptı.

Türkiye’nin su fakiri bir ülke olduğunu hatırlatan Başkan Deniz, “Bugün ülkemizde maalesef su ve toprak kaynaklarımızın korunarak geliştirildiği politikalar olumlu anlamda yeterince uygulanamamaktadır. Mevcut yasal düzenlemelere sürekli istisnalar getirilerek doğal kaynaklarımızın acımasızca talanı devam etmektedir. Koşulsuz korunması ve ekosistem bütününde varlığının artırılması gereken ormanlarımız, su havzalarını besleyen doğal ve en temiz ortamlardır. Yapmamız gereken; çevremizi, su ve toprak kaynaklarımızı, Anayasanın ilgili madde hükümleri doğrultusunda korumak ve geliştirmek olmalıdır” dedi.

Deniz, “Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 1992 yılında Rio de Janerio’da düzenlenen BM Çevre ve Kalkınma Konferansı’nda dünyada suyun giderek artan öneminden dolayı her yıl 22 Mart’ın “Dünya Su Günü” olarak kutlanmasına karar verdi. 22 Mart 1993 tarihinden bu yana, her yıl farklı temalarla kutlanan günün 2020 yılı teması, “Su ve İklim Değişikliği” olarak belirlendi. Su ile doğrudan ilgili 23 Mart “Dünya Meteoroloji Günü” ise, 1961 yılından beri ülkemizde de kutlanmaktadır. Günümüzde ve gelecekte dünyada en stratejik iki ürün su ve gıdadır. İklim değişikliği, uluslararası gıda tekellerinin çıkarları, savaşlar ve göçler gibi küresel ölçekli sorunların da etkisiyle, açlık ve yoksulluk bugün tüm dünyayı tehdit eder hale gelmiştir. Bugünlerde dünya ölçeğinde ve ülkemizde yaşanan Koronavirüs salgını (Covid-19) da, su ve gıdanın önemini bir kez daha ortaya koymuştur” ifadelerini kullandı.

Su fakiri bir ülke olduğumuzun altını çizen Başkan Deniz, “Ülkemizin su ve toprak kaynakları başta olmak üzere zengin doğal kaynaklarını ülke, kamu ve toplum yararına değerlendirecek orta ve uzun vadeli uygulanabilir ulusal stratejiler benimsenmeli ve somut adımlarla hedefleri hep birlikte gerçekleştirmeliyiz. Şu an işlevsiz ve dağınık olan kamu yönetimi yerine su yönetiminde etkin bir kamu yönetimi kurulmalı, merkezi yönetim görev ve yetkilerine sahip çıkmalı, uzman kurumlar kapatılmamalı veya işlevsizleştirilmemelidir. Büyükşehir ve diğer yerel yönetimlerin altyapı eksikleri tamamlanmalı, görev yetki ve sorumluluklar yeniden tanımlanmalıdır. DSİ Genel Müdürlüğü güçlendirilmeli, en ücra noktalara hizmet verecek şekilde Toprak Su Genel Müdürlüğü yeniden kurulmalıdır. Ülkemiz su ve toprak kaynakları bütüncül değerlendirilmelidir. Su kaynakları korunmalı, bilinçsiz su tüketiminin önüne geçilmeli, atık sular arıtılarak yeniden kullanılabilir hale getirilmeli, doğal yaşamı tehdit eden HES’ler durdurulmalıdır. En önemlisi de, su ticarileştirilerek bir rant aracı haline getirilmemelidir” şeklinde konuştu.

“Gıda arzının sürekliliği, verim ve üretici gelirinin artması için sulamaya uygun tarım alanları bütçeden yeterli kaynak ayrılarak ivedilikle sulu tarıma açılmalıdır” diyen Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Deniz, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Sulanan alanlarda eşgüdümlü olarak arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmetleri tamamlanmalıdır. Tarımsal sulama konusunda Sulama Kooperatifleri tek örgütlenme modeli olmalı ve güçlendirilmelidir.

Su tahsisinde en fazla payı olan tarım sektöründe, su tasarrufu sağlayan basınçlı/kontrollü sulama yöntemleri uygulanmalı, suyun kıtlığında kısıtlı sulama yapılmalı ve su ölçülü olarak üreticilere verilmeli, su iletim ve dağıtım sistemlerinde su kayıplarını en aza indiren önlemler ivedilikle uygulanmalıdır. Sınırlı olan tarım alanlarında üretim planı yapılarak üretim deseni su varlığı da dikkate alınarak belirlenmeli, meteorolojik öngörüler dikkate alınarak yapılan uyarılara göre önlemler alınarak üretici korunmalı ve her türlü meteorolojik afetlerde yalnız bırakılmamalıdır. İklim değişikliğinin kısa ve uzun vadeli senaryoları dikkate alınarak mevcut tarım alanlarında kuraklığa dayanıklı bitki tür ve çeşitlerinin geliştirilmesi, ekim teknikleri ve toprak kullanım yönetimine yönelik araştırma çalışmalarına daha fazla kaynak ayırarak devam edilmelidir.

Covid-19 salgını sürecinde tüm yurttaşlarımızın içme suyu ve çiftçilerimizin tarımsal su kullanım borçları ertelenmeli, mümkünse su hizmetleri ücretsiz verilmelidir.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gaziantepgapgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.