Sağbek başladı, santrafor oldu

Şık Mehmet Tatar, sağbek olarak başlayıp santrafor olarak yıldızlaşan bir ismi konuk ediyoruz. O da dönemin adeta futbol okulu olan Mekikspor’la yıldızlaştı. 10 yıla yakın bir süre giydi Mekikspor formasını. Yaşadığı çok şanssız bir sakatlık sonucu koptu sahalardan.  Şık Mehmet Tatar 1946 yılında Gaziantep’te doğdu. 14 yaşında iken Şehitler ve Özmekikspor mahalli takımlarında futbola başladı. Amatör olarak Mekikspor’a transfer oldu. 10 yıla yakın bir süre Mekikspor forması giydi. Gaziantepspor’un kuruluş aşamasında iken kadroda yer bulan futbolculardan birisi oldu. 1972 yılında Çınarlıspor’a transfer olan Şık Mehmet Tatar, yaşadığı çok şanssız bir sakatlık sonucu sahalara veda etmek zorunda kaldı. Şık Mehmet Tatar, sağbek olarak başlayıp santrafor olarak yıldızlaşan bir ismi konuk ediyoruz. O da dönemin adeta futbol okulu olan Mekikspor’la yıldızlaştı. 10 yıla yakın bir süre giydi Mekikspor formasını. Yaşadığı çok şanssız bir sakatlık sonucu koptu sahalardan. ÇINARLI’DA SADECE BİR MAÇ OYNAYABİLDİ Şık Mehmet Tatar, bir istikrar abidesiydi. Tam 10 yıl giydi Mekikspor formasını. Kendisine yapılan bir haksızlık nedeniyle koptu çok sevdiği takımından. Başka takımda oynamak da nasip olmadı Tatar’a. Transfer olduğu Çınarlıspor’da sadece bir maç oynadı. Yaşadığı şanssız bir sakatlık nedeniyle veda etti sahalara.   Şık Mehmet Tatar, başarılarla dolu geçmişine yönelik yaptığımız sohbetimizde sadece anılarını anlatmak istedi. O kadar çok anısı vardı ki, eski arkadaşlarıyla ne zaman biraraya gelse bu anılarını anlatırdı. Sohbetimizde de anılarını paylaşmak istedi tüm okuyucularıyla. KALECİ ORTA SAHADAN İKİ GOL YEDİ, TAKIMI BIRAKIP GİTTİ Mekikspor ile Karşıyaka maçı oynanıyordu. Ligin henüz ilk maçıydı ve çok çetin bir karşılaşma oluyordu. Kıran kırana bir mücadele vardı sahada. Çok zor bir gol atmayı başardı Mekikspor ve 1-0 öne geçti. Karşıyaka orta sahada bir frikik kazandı. Rakip oyuncu orta sahadan vurdu ve gol oldu. Kaleci Mehmet Cengiz (Aptal Hamis) orta sahadan gol yemişti. Sonra aynı yerden bir gol daha yedi. O maç 3-2 Karşıyaka üstünlüğü ile sona erdi. Kaleci Cengiz’in orta sahadan iki gol yemesini hazmedemeyen Şık Mehmet Tatar gitti yanına: “Böyle gol mu yenir? Ne yaptığını sanıyorsun? Bu futbolu ya sen bırak ya da ben bırakacağım. Sen bu takıma gelirsen bir daha ben gelmem” diye sitem etti. Ertesi maça geldi ve yine Cengiz’i görünce bırakıp gitti. KANDIRDILAR DİYE FUTBOLDAN KOPTU 1969-1970 sezonunda Şehreküstü ile oynayacaktı Mekikspor. Şehreküstü o zaman çok güçlüydü. Hiç kimse şans vermiyordu Mekikspor’a. Şık Mehmet Tatar o maçla ilgili futboldan kopmasına neden olan olayı başlıyor anlatmaya: “Ahmet Büyükbeşe, Vedat Özsoylu ve Ekmekçi Mahmut yanıma geldi. Şehreküstü’yü yenersek, beni bir mağazaya götürecekler ve baştan aşağı giydireceklerdi. Kimse inanmıyordu galip geleceğimize. Onlar da inanmadığı için bana vaadde bulundular. Sonra maça çıktık ve benim attığım golle 1-0 kazandık. Maç sonrası yanlarına gittiğimde bana, ‘Ahmet İstanbul’dan bu maç için geldi. Ona yol parası lazım. Sen elbiseden vazgeç’ dediler. Bende kendilerine bir talebimin olmadığını kendilerinin vaadde bulunduğunu söyledim. Sonra da malzemelerin hepsini çıkarıp ben gidiyorum dedim. Gece evime geldiler ve en azından bu sezonu tamamla diye rica ettiler. Ben de o sezonu tamamladım ve şampiyonluk yaşadık. Sonrada malzemelerimi getirip Eyvallah dedim ve bırakıp gittim. Futboldan kopmama sebep olan bu olaydır.” YEDİLER, İÇTİLER VE KAÇTILAR Şık Mehmet Tatar, çok önemli bir yetenekti ve Reyhanlı Gençlikspor kendisiyle birlikte Eray ve Yener’i trasfer etmek istemişti. O sırada başkanları Şair Mehmet’ti. Reyhanlı’ya gittiler ve başkan üçlüye  o manın parasıyla 50’şer lira verdi. Transfer macerasının arkasını anlatmaya başlıyor Tatar: “Cadillac arabasını da şoförüyle birlikte verip iki gün sonra yanına gitmemizi söyledi. Biz hemen soluğu İskenderun plajında aldık. Şoför arabanın içine bindi ve uyuyordu. Biz güneş yağı sürerken iki kız gördük. Onlar yanımıza geldi ve bize de yağ sürermisiniz dedi. Biz de onlara da yağ sürüyorduk. O sırada bir de baktık ki, Gıllama geliyor. Bizi sormuş soruşturmuş ve bulmuştu. Neyse biz eğlendik. Sonra ben dedim ki, ‘ben bir hafta sonra askere gidecem. Adamların haberi yok. Antep’e dönüyorum. Siz oynayın gidin’ dedim. Ancak Gıllama ve Eray ile Yener, biz de geliriz dediler. Bizi gezdiren başkanın şoförü uyurken bırakıp kaçtık ve Antep’e döndük. O günü hiç unutamam.”